Gümüşhane’nin dağları arasında eski bir Rum köyüdür Avliyana... Sakinlerini yıllar önce mübadele döneminde uzak diyarlara gurbete göndermiştir. Onlardan boşalan yerler doldurulmuş ve hayat tüm hızıyla akıp gitmektedir. Dağınık yapıdaki klasik Rum yerleşkeleri burada da göze çarpar. İl merkezinde bile yeterli düzlük bulamayan Gümüşhane coğrafyasında köyler de vadilere saklanmıştır. Harşit akarsuyuna birleşen Çıt deresi Avliyana gibi onlarca köye dağın suyunu taşır. 3331 m yüksekliğile Gümüşhane’ye ve Torul’a tepeden bakan Abdal Musa dağının suyunu...
Torul’u geride bırakıp batıya doğru giden köy yolları Küçükçıt, Büyükçıt köylerini arkasında bırakarak Gümüştuğ’a kadar uzanır. Avliyana adını tarihte bırakan Gümüştuğ yemyeşil tepeleri ve gürül gürül akan Çıt deresiyle HES yatırımcılarının göz diktiği mecralardandır. Köyün içinden geçen toprak yol takip edildiğinde güzel manzara size yeni süprizler sunar. Yıkık manastır ve kiliseler Avliyana’nın son kalıntılarıdır. Yamaçlara açılan tarlalar ve hayvancılık bölgenin geçim kaynağıdır.
Yayla yolu kıvrılarak yükselir. Köyden bir kaç kilometre sonra Abdal Musa dağı kendini göstermeye başlar. Dumanlı zirvesi bir adım önünüzdedir artık. Toprak yol Yılanlı yaylasından geçerek Artabel göller bölgesine doğru devam eder. Yılanlı yaylası 5-6 hanesi ve mescitiyle ramazanı beklemektedir. Yayla’dan uzayıp giden patika sizi 1,5 saatlik yürüyüşle Abal Musa dağının eteklerine getirir. Bu geniş düzlükte patika son bulur. Her daim akan temiz su bu bölgede içme suyu sorunu yaşatmaz.
Zirve yürüyüşü için uygun bir kulvardan yükselerek bulutların arasında kaybolursunuz. Hava açıldığında sırttasınızdır ve Artabel göller bölgesi ayaklarınızın altındadır. Sırt hattındaki yıkık taşlar bir efsanenin son kalıntılarıdır.
Bir rivayete göre Abdal Musa Horasan’dan Anadolu’ya geçerken bu yolu kullanmış ve bir süre bu taş mekanda konaklamıştır. Bir süre sonra “yılmadım açlıktan, susuzluktan, usandım dağın uğultusundan” diyerek bölgeyi terketmiştir. Bu taş kalıntılar hala dikkat çekici boyuttadır. Dağın son külah kısmı ise kayalardan oluşur. Bu setler sizi zirveye taşır.
Abdal Musa dağı Gavur Dağlarının önemli bir zirvesidir ve üzerinden bir çok endemik bitki türünü barındırır. Gerek bitki örtüsü gerekse kayalık yapısı nedeniyle hayvan popülasyonu yüksek bir dağdır. Sabah erken saatlerde dağ keçileri de fotoğraf makinanıza konu olabilir. Bu dağlar Gümüşhane Dağcılık Kulübü tarafından sıkça ziyaret edilmesine rağmen İstanbul ve Ankara gibi diğer illerdeki dağcılar tarafından pek bilinmemektedir.
Artabel gölleri ve Gümüşane – Torul arasındaki Karaca Mağarası bölgede ziyaret edilmesi gereken yerlerin başında gelir. Sarkıt ve dikitleriyle son derece ilgi çekici olan Karaca Mağarası kendine özgü ışıklandırmasıyla ziyaretçilerine ev sahipliği yapmaktadır. Yol üzerindeki köme ve pestilciler yöresel yiyeceklerini bölge misafirlerine sunmaktadır.
1 yorum:
ellerinize sağlık, yazı ve resimler için
Yorum Gönder